Devletin Borcu

BAKİ AYDIN

1 yıl önce

Hasan Moğol Hocamdan bir mektup var... Görelim mevlam neyler, neylerse güzel eyler... Bakalım devlet bu seçim sürecinde borcunu ödeyecek mi... Eskiler der ki, "Allah ile iş yapanın borcu çok olurmuş, devletle iş yapanın alacağı çok olurmuş..." Takdir önce Rabbimin sonra sizin!

Fî tarihinde…Ulu karlı dağların arkasında, hayaller ülkesinde, diyarlardan bir diyarda halk,kendisine şefkatli, merhametli, çalışkan, hakka riâyetli, derdine çare bir yöneticiseçmek istemiş...Halk düşünmüş, taşınmış, gönlüne uygun, derdine merhem, kendilerinden biriniseçmiş…Ne var ki; ülkenin bir başka diyarında, her şeye müdahale etmeyi aslî vazifesi sayancadılar toplanmışlar, kendilerinden saymadıkları yeni yöneticiyi yok edip, cadılarınhizmetçisi birini onun yerine geçirmeye karar vermişler…Halka, kendilerine inanmaları gerektiği aksi takdirde başlarına kötü şeyler geleceğinibüyüleriyle, cadılık marifetleriyle kabul ettirmişler...Halk, cadıların kendi seçtiklerinin yerine dayatılan hizmetçisini, yeni yöneticileriolarak alkışlamışlar… Halka; “gerçek yönetici seçtiğiniz, onun yerine hizmetçimiz iseyöneticiniz olacak” demişler… Halk, boyun bükmüş… “Kaderimiz” deyipkatlanmışlar…Aylar sonra, yaptıkları büyük haksızlığı ve hatayı fark eden cadıların muhafızları,seçilen ama yok saydıkları yöneticiden “kandırıldıklarını” söyleyip, özür dilerler vecadıların kararıyla, cadıların hizmetçisini o diyara nasıl yönetici yaptıklarını, halkınasıl ikna ettiklerini anlatırlar…O günlerde zemheri soğuğu, Şubat ayazı ülkeyi kasıp kavurmuş, ayaz yanığıellerini, yüzlerini kaplamış…

Masal diyarında olduğu gibi Türkiye’de de, dün ve sonrasında 28 Şubatçılar vetetikçileri, her sahada ve her zaman ülkeye ve Türk milletine zarar vermeyedevam ettiler…28 Şubatçılar marifetiyle yapılanlar; demokrasi, adalet, hak, hukuk kavramının lâf-ıgüzâf olduğunu yaşatarak öğretti…Hep merak ettim!..Başkalarının haklarını gasp edenler, çalanlar, çırpanlar; kasıla kasıla, sanki büyük işlerbaşarmışcasına pişkin pişkin nasıl utanmadan yürüyebilir, nasıl uyuyabilir, çolukçocuğuna çaldığı haram ekmeği nasıl yedirebilir!? Kendisinden, ailesinden,yakınlarından çıkacağını hiç düşünmez mi!?İnandığını iddia ediyorsa, bu toprağın altında da çetin bir hesaba çekileceğiniakledemez mi !?...Bu tür insanların her türlü pisliğini bilenlerin de, onların etrafında pervane olması, osuçları işleyenlerin, onların aynası olması, “nasılsanız öyle yönetilirsiniz” hükmününgereğidir muhakkak…İnsanlar inansa da, inanmasa da, dünyada da, ahiretde de hesap var!...Hırsıza, uğursuza, namussuza, katile, kötüye gıptayla bakan, iltifat eden, değer verenbir anlayışın hâkimiyetinin yaygınlaşması, milletleri geleceğini tehlikeye atar…Gerçi, bazı sosyolojik topluluklarda hırsızlığıyla, çapkınlığıyla, namussuzluğuyla,kâtilliğiyle övünmenin büyüklük olduğu, şeref gibi kabul edildiği herkesçemâlumdur…Muhakkak her şey düzelecek, belki bugün, belki yarın…Hak, sahibine teslim edilecek…Devlet  borcuna sâdık ise: birçok konuda olduğu gibi bir de millete, mazbata borcu,adalet borcu, hak borcu, borçları var…

Prof. Dr. Hasan Moğol

YAZARIN DİĞER YAZILARI