Ünal Canbey son noktayı koydu. Bir sohbet odasında yaptığı açıklamada Cumhurbaşkanı Erdoğan'a seslenerek" Bu işi daha fazla uzatmayın. Program bitiminde arayın. Bu görevin verildiğini açıklayın. Deniyor ki, belgeleri yayınlamaz. Bütün kutsalım üzerine yemin ediyorum. Hayır dediğiniz an bütün belgeleri yayınlayacağım" dedi.
Uzun zamandır yaptığı açıklamalarla gündemi sarsan Ünal Canbey, bir trilyon dolar sermaye ile göreve gelmeye hazır olduklarını açıklamasıyla dikkatleri üzerine çekmişti. Canbey bu akşam katıldığı bir oda sohbetinde, yaşanan olumsuzlukları ve yaşanması muhtemel gelişmeleri anlattı.
Canbey, bu süreçte kendisinin bir kaç defa ölümle karşılaştığını, ölümle tehdit edildiğini, astronomik rüşvet teklif edildiğini ama bu yoldan dönmediğini belirtti. Devletin emanetcisi olduğunu, devlet adına hükümete karşı rest çektiklerini, bunu da millet adına yaptıklarını iddia etti. Ünal Canbey, milletin bir ferdi olduğunu, bunu yaparken de mal, mülk, makam, mevki şan, şöhret derdinde olmadığını belirtti.
Bağımsız Devlet Denetleme Kurumu kurulduğu an, devletin bütün kademelerinde en küçük bir yolsuzluk, hırsızlık, usulsüzlük, rüşvet, torpil ve suistimal olmayacağını söyleyen Ünal Canbey, yasa ve anaysaya uyan herkesin devlet adına konuşma ve denetlemek yetkisi olduğunu belirtti. Hâlen bu kurumun var oldugunu ama devletin bütün organlarının siyasallaştigi için kurumların oslemez durumda olduğunu ifade etti.
Yeni oluşturulacak Bağımsız Devlet Denetleme Kurumunun akil insanlar grubunun kontrolünde olacağını Cumhurbaşkanının bile etki etme yetkisi olmayacağını iddia eden Canbey, yasalara ve anayasaya uygun çalışmaya hazır bir devlet memuru kitlesinin halen görevde bulunduğunu, sistem kurulduğu andan itibaren devletin işleyişinin normale döneceğini savundu.
Bağımsız Devlet Denetleme Kurumunun tatbik edilmesi düşüncesinin kabine içinde tartışıldığını, kavgaya varan tartışmalar ve isyan noktasında itirazlar olduğunu belirten Canbey, toplantıların devam ettiğini bu gün bile toplantı olacağını, Akif Çağatay Kılıç'ın kendileriyle irtibat halinde bulunduğunu ifade etti.
Geldiğimiz noktada son seçimleri kazanan ne Ak Parti ne de CHP olduğunu, kazananın devlet olduğunu öne süren Canbey, CB sisteminden en büyük hatanın yapılan yanlışa itiraz edecek kişi ve kurumun bulunmaması olduğunu kaydetti. Canbey, babası bile olsa devlette yanlış yapana yanlış yaptın denileceginin altını çizdi.
Bu günkü konjonktürde devlet ve millet bütünlüğüne çok büyük ihtiyaç olduğunun farkında olduklarının altını çizen Canbey, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a seslenerek" Bu işi daha fazla uzatmayın. Program bitiminde arayın. Bu görevin verildiğini açıklayın. Deniyor ki, belgeleri yayınlamaz. Bütün kutsalım üzerine yemin ediyorum. Hayır dediğiniz an bütün belgeleri yayınlayacağım" dedi.
Yabancı sermayenin ve yabancı yatırımcıların ülkenin milli kaynaklarını tükettiğini, Bakan Şimşek ve Sayın Cevdet Yılmaz'ın bu konuda hata içinde olduklarını, hükümete yüz milyar dolarlık yatırım ve proje teklifleri yaptıklarını ama yabancı sermayenin kabul gördüğünü ifade eden Canbey, bu soygunların biteceğini söyledi.